Kahve ve Lokum

Kahve ve Lokumun Tarihçeşi
Kahvenin ilk icadı, Etiyopya’da Bir çobanın keçileri sayesinde bulunduğu anlatılır. Bu rivayete göre dönemin Habeşistan (Ethiopia) sınırları içerisinde, bu bölgede yaklaşık iki yıl yaşamış ve Habeşiler tarafından dinlemiş bulunmaktayım. Mekelle ilinde keçiler ve kahve ağacları kültürü bir çok kahvehanelerin duvarlarına resmedilmiştir. Resmi dilleri olan Amharcada kahveye Bunna ismini vermişlerdir. Yerel halk havanda dövdükleri kahve çekirdeğini, çömlek içerisinde kaynatarak, kurpsuz fincanlarda servis etmektedirler. Tigray eyaletinin mekelle şehrinde bir bölgede çobanlık yapan göçmen bir arap, keçilerin günlerce uyumadığını ve enerji dolu olduklarını görmüş. Daha sonra bunun sebebini öğrenmek için keçilerin ne yediğini izlemiş, keçilerin; daha önce ne ağacı olduğunu bilmedikleri ağacın küçük kırmızı tohumlarını yediklerini görür. Daha sonra bu tohumları toplayarak akıl danışmak için dönemin alim kişisine götürür ve bu bilgin zat, aynı etkileri kendi üzerinde de görünce kahvenin ve kafeinin sihirli etkileri insanoğlu tarafından ilk kez tadılmış olur.

İlk önce un haline getirilip ekmek hamuruna karıştırılarak tüketilen kahve çekirdeği, daha sonra suda kaynatılarak içilmiş ve günümüze kadar uzanan kahve serüveni de böylece başlamış olur.

Cezerye ilk defa Osmanlı döneminde Çukurova ’da Mersin ilinde yapıldığı söylenmektedir. Hammaddesi havuç, şeker, fındık, fıstık ve gerekli su ile kaynatılarak pişirilmesi.

Lokum 15.yüzyıldan sonra Anadolu da ilk defa yapılmış olup Osmanlılar tarafından her bölgeye yayılmıştır. Avrupa ’ya 18. Yüzyılda Türk tatlısı (Turkish delights) olarak tanıtılmıştır ve tanımaya başlamışlardır.

Ziyaret (Toplam 20 , bugün 1)

Bir cevap yazın